Saçlarımızda sinir olmadığı için, saç kesimi yapılırken anestezi uygulaması yapılmamaktadır. Dişlerde de bu durum aynı şekildedir. Şayet ilgili diş, canlılığını kaybetmiş ise anestezi uygulaması olmadan kanal tedavisi gerçekleştirilebilir. Apseli şişen bir diş canlı olmadığından anesteziye gerek yoktur. Tam aksine dişin tümü ya da bir bölümü hala canlı halde ise, kesinlikle anestezi işlemi olmadan uygulama yapılamaz. Bazı hallerde dişin içerisine belirli ilaçlar yerleştirmek için de anesteziye ihtiyaç duyulmaz. Son derece kısa süren bu uygulamaya, dayanılmaz olmayan ufak bir sızlama eşlik eder.
Birden fazla seans süren kanal tedavisi işlemlerinde, kök dolgusu yapılacağı zaman anestezi yapılmasında yarar bulunmaktadır. Bunun sebebi ise diş her ne kadar cansız olsa da kök ucu ve etrafı fazla hassas olduğundan, rahat bir seans geçirmek için uyuşuk olması tercih edilir.
Son teknoloji elektronik anestezi cihazları sayesinde iğne yapılırken duyulan hafif düzeyde sızlama da minimuma indirilebilmektedir. Fakat bu cihazlar fazla verimli olmadığından dolayı pek bir kullanım alanına sahip değildirler.
İğne yapılırken duyulan ağrı bir miktar kişinin o anki psikolojik durumu ile bağlantılıdır. Şayet kişi panik ve korku hali içinde ise ağrı eşiği düşecek ve bunun sonucunda ağrı hissedilecektir. Eğer diş hekimine güven duyulur ve rahat olunursa anestezi olmadan tedavi rahat bir şekilde yapılabilir.
Kanal Tedavisi Ne Kadar Sürer?
Hastanın durumu ile bağlantılı olarak kanal tedavisinin süresi değişiklik göstermektedir. Kanal tedavisinin ne kadar süreceği tamamı ile total uygulama süresi ile alakalıdır. Basit tek kökü bulunan dişlere uygulanan işlem tek seansta tamamlanabilir. Birden fazla kök bulunan ve dolgusu zor dişler için birkaç seans ayrılması hem hasta hem de hekim açısından daha avantajlı olmaktadır. İnatçı enfeksiyonların bulunduğu dişler için uzun süre pansuman gerekli olduğundan dolayı tedavi haftalar hatta aylar sürebilir. Kanal tedavisinin ne kadar süre devam edeceği genellikle diş hekiminin kararına bağlıdır. Ancak duruma göre hasta ile beraber karar verilebilir. Örnek verebilecek olursak hasta ağzını uzun süre boyunca açık tutamıyor olabilir. Böyle bir durumda tedavinin birkaç seansta tamamlanması daha uygun olacaktır.