Diş gıcırdatma ya da diş sıkma rahatsızlığı genetik olduğu düşünülmekte ve cemiyette yaklaşık olarak her beş insandan ikisinde var olmaktadır. Diş gıcırdatma hastalığı olan insanların yüzde beş ila onun da dişlere yapılan baskı neticesi dişlerin ve dolguların kırılması gibi zararlar meydana gelebilmektedir.
Diş gıcırdatma hastalığı, uyku süresince dişi sıkma, ağzı açık bir şekilde uyuyan kişilerde uyku esnasında çenenin bir anda kapanması ya da diş gıcırdatma olarak 3 ayrı biçimde kendini gösteren bir uyku bozukluğu olmaktadır. Diş gıcırdatma ya da diş sıkma çoğu vakit dişsel ya da nörolojik kökenli olmaktadır.
Diş gıcırdatma hastalığı yaşayan kişilerde uyku esnasında diş sıkmayla seyreden kas aktivitesi normal kişilerinkinden üç kat daha fazla olmaktadır. Ayriyeten kas kasılmalarının direnci de uyanıklık durumundan daha yüksek olmaktadır.
Diş Gıcırdatma Nedenleri Nelerdir?
Diş sıkma veya diş gıcırdatma nedenleri içerisinde;
- Kullanılan ilaçlar
- Psikolojik ya da nörolojik sorunlar
- Genetik etkenler
- Kişilik yapısı
- Uyku ve stres bozukluğu tesirli olabilmektedir.
Bunun beraberinde ağız içi dokusunda denge sorunu, çürük veya eksik diş, doğru olmayan protezler de diş gıcırdatma sebebi olabilmektedir.
Klinik incelemeler diş gıcırdatması hastalarında uykuya dalma ve sürdürme bozukluğu, rem adımında sorunlar olabildiğini bunun gün içerisi uyuklamalarında hafif bir yükselme ile ve hayat kalitesinde bozulmayla neticelendiğini göstermiştir.
Diş gıcırdatma semptomları içerisinde dişte kırılmalar, aşınmalar, sallanmalar gibi hasarlar diş eti rahatsızlığı ve kemik kaybı hastalıklarında yükselme başlarda gelmektedir. Soğuk sıcak hassasiyeti, çenede ağrı ve hareket etmede kısıtlılık da diş gıcırdatma semptomu olabilmektedir. Çene eklemlerinde hasar neticesi eklemlerde ağrı, çene veya ses kilitlenmesi, nadiren başın ağrıması, boynun ağrıması, tetiklenen migren atakları da diş gıcırdatma semptomları içerisinde sayılabilmektedir.
Diş gıcırdatma rahatsızlığı; somatik olarak botoksla, işlevsel olarak da eksik dişin tamamlanması, doğru olmayan ya da bozuk kapanışın düzenlenmesiyle yahut nörolojik ya da farmakolojik tamamlayıcı teknikler ile tedavi edilmesi mümkündür. Psikolojik yönden görüşmeler, diş gıcırdatma rahatsızlığını kişiye anlatmak, uyku temizliğini temin etmek için tavsiyelerden oluşmaktadır.
Diş hekimliğinde tedavide ağız muhafaza edici ya da stabilize edici plakların çene kemiklerini ve dişleri hasardan muhafaza edebileceği belirtilmektedir. Fakat araştırmalar diş gıcırdatma hastalığında bu plak kullanımının kas aktivitelerinde yüzde yirmi ile yüzde elli aralığında yükselmeye neden olduğunu da göstermektedir. Bu durumun neticesinde gece plakları diş gıcırdatma hastalığına tesir etmekten ziyade doku ve diş hasarını engeller. Gece kullanımı güç olması sebebi ile de yüzde yirmiden az kişi plakları bir seneden çok kullanılır geri kalanı çoğu vakit hiç kullanılmamaktadır. Fakat eklem sorunu olan kişilerde botoksla beraber yapıldığında başarılı neticeler verdiği görülmektedir.